HABERLER

Yönetim Kurulu Üyelerimizin de hazır bulunduğu kutlamada Başkanımız, günün anlam ve önemine binaen şu ifadeleri kullandı:

"Değerli Fenerbahçeliler, bugün bir günden fazlası. Bugün, dünyanın dört bir yanında kalbi tek bir arma, tek bir sevda için kayıtsız şartsız atan milyonların günü… Bugün, bizim günümüz. 19 Temmuz Dünya Fenerbahçeliler günü. Başımız dik, yüreğimiz coşku dolu, sesimiz göklere yükseliyor. Ne mutlu Fenerbahçeliyim diyene.

Bu özel günde ben ve yönetim kurulu arkadaşlarım sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk ve gurur duyuyoruz.

Böylesine güzel bir günde bizleri bir araya getiren Akdeniz Fenerbahçeliler Derneği Başkanı Murat Ünlü ve Yönetim Kurulu üyesi arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Sizlerin bize gösterdiği ilgi, alaka, sahiplenme ve aidiyet duygusu bizlere her zaman güç vermiştir; aynen bu gece de olduğu gibi.

Ev sahibi derneğimiz, kısa bir süre önce kurulmasına rağmen, Fenerbahçemiz için çok önemli işler yapmış, yapmaya da devam etmektedir. Emeği geçen herkesi gönülden tebrik ediyorum.

Bildiğiniz gibi, Dünya Fenerbahçeliler Günü, Türkiye’nin dört bir yanında, Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde ve Amerika’da derneklerimizin öncülüğünde her sene olduğu gibi bu sene de kutlanmaktadır.

Her dernek bir etkinlik düzenlemiyor ama her derneğimiz bir etkinliğe teşrif ediyor. Bu gece Adana, Ankara, Alanya, Bitlis, Denizli, Erzincan, Erzurum, Gebze, İstanbul, Mersin, AFİDER, FEDER, HUFEDER, Dortmund, Gelsenkirchen ve Hamburg derneklerimizin başkanları ve temsilcileri de aramızda bulunmaktadır. Onlara da hoş geldin demek istiyorum.

Değerli Fenerbahçeliler, kıymetli misafirler, bu 19 Temmuz’da çok güzel bir yenilik yaptık ve ilk kez gerçekleştirdiğimiz bir formatta Fenerbahçeliler gününü kutluyoruz. Şu an Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanındaki derneklerimiz canlı yayında bizleri izlemektedirler. Antalya’dan hepsine sizin ve bizim adımıza kucak dolusu sevgilerimizi ve selamlarımızı yolluyoruz.

Hepinizin bildiği gibi 19 Temmuz takvime düşülmüş sıradan bir tarih değildir. Bugün Fenerbahçe’nin sadece bir spor kulübü değil, kurulduğu günden itibaren bir milletin direnişi, bir toplumun umudu, bir halkın ortak hafızası olduğunun hatırlandığı gündür.

Asla haksızlığa boyun eğmeyen, adaletsizliğe karşı dimdik duran bir camianın, bir karakterin, bir aidiyetin günüdür.

Fenerbahçe, Cumhuriyetimizle birlikte büyüyen; çağdaşlaşmanın, ilerlemenin ve çalışmanın simgesi olan bir kulüptür. Kökü mazide, gözü istikbalde olan bir çınardır…

Bugün dünyanın dört bir yanında Fenerbahçeliler varsa; bu sadece sportif başarıların değil, kalplere kazınmış bir kültürün, bir değerler zincirinin, bir ilkesel duruşun, bir yaşam biçiminin sonucudur.

İyi ki varsınız, iyi ki Fenerbahçeliyiz. Biz büyük ve güçlü bir aileyiz…

Hepinizin bildiği üzere, son yıllarda bu güçlü ailemiz çok zorlu süreçlerin içinden geçti ve halen de geçmektedir.

Gerek saha içerisinde, gerek saha dışında, dış faktörler nedeniyle sistematik olarak maruz kaldığımız adaletsizlikler ve futbol özelindeki sportif sıkıntılar camiamızı derinden etkilemiştir.

Bununla beraber, özellikle son dönemde tarihimizde hiç görülmemiş şekilde yaşadığımız, özellikle sosyal medya üzerinden planlı ve sistemli bir şekilde yürütülen yalan ve iftira kampanyasının temel hedefi bizi bize kırdırmaktır. Benim organize kötülük olarak yaptığım tanımlama tam da budur.

Fenerbahçeliler birbirleri ile didişsin, birbirlerini itibarsızlaştırsın ve neticede sonsuz bir kaos döngüsü içerisine hapsolsun istiyorlar. Camiamızın gücünü yani birlik ve beraberliğini hedef alıyorlar.

Yaratılan kutuplaşma ortamında ister istemez samimi duygularla hareket eden kayıtsız şartsız Fenerbahçe’yi destekleyenler de bu bölünmenin bir parçası haline geliyor, camiamızın en büyük gücü olan birlik ve beraberliğimizi istemeseler de sarsıyorlar.

Nitekim üzülerek görüyoruz ki bu kötü emellerinde kısmen başarılı oldular. Ama herkesin şunu bilmesini isterim ki Fenerbahçe asla ama asla düşmez. Çünkü bizim DNA’mızda vazgeçmek yoktur, pes etmek yoktur…

Bu güzel ve özel akşamda bu konular üzerinde daha fazla durmayacağım ancak aldığımız kongre kararı, imza süreci, finansal bağımsızlığımla ilgili gelişmeler, yaptığımız sponsorluk anlaşmaları ve sezon öncesi hazırlıklarımız konusunda önümüzdeki hafta gerçekleştireceğimiz Yüksek Divan Kurulu toplantımızda detaylı açıklamalar yapacağım ve bunları da sizlerden yakından takip etmenizi önemle rica ediyorum.

Değerli Fenerbahçeliler, biz onurlu ve güçlü bir camiayız. Milyonların gönül verdiği camiamızda farklı fikirlerin, farklı düşüncelerin olmasını son derece sağlıklı, haklı ve gerçekçi buluyorum. Ama unutmayalım ki, hepimizin ortak paydası sarı-lacivert renkler, ortak sevdamız Fenerbahçe’dir. Bugün bize düşen en önemli görev, saflarımızı sıklaştırmak; farklılıklara değil ortak hedeflere odaklanmaktır. Ve aynı zamanda içinde bulunduğumuz camiamızın karşı karşıya kaldığı tehlikenin de farkında olmaktır.

Şunu açıkça ifade etmek istiyorum, Fenerbahçe ne bir şahsa, ne bir gruba, ne bir ideolojiye aittir. Bu renkler geçmişten geleceğe aktarılmak üzere hepimize emanettir. Fenerbahçe, Fenerbahçelilerindir. Birlik ve beraberlik içerisinde olduğumuz sürece aşamayacağımız hiçbir engel yoktur. Tarih hep bunun örnekleriyle doludur. Hep birlikte daha güçlü, daha itibarlı ve daha büyük bir Fenerbahçe yaratmak bizlerin elindedir.

Kulübümüz, hem saha içerisinde hem de saha dışında haklı mücadelesini kararlılıkla sürdürmektedir. Bugün geldiğimiz noktada her branşta rekabetçi, her alanda söz sahibi bir Fenerbahçe inşa etmek için tarihi adımlar atıyoruz. Ve bu yolculuğun en büyük mimarları sizlersiniz, bizleriz, hepimiziz. Herkesin çorbada tuzu var. Faaliyet gösterdiğimiz her branşta Türkiye ve dünyada sportif başarı, sürdürülebilir bir mali yapı, kurumsal şeffaflık ve demokratik katılım ilkesiyle camiamızı hep beraber daha da yükseklere taşıyacağız. Ve tüm bu adımlar sizlerin desteği, katılımı, inancı ve her şeyden önemlisi sahiplenmesiyle mümkün olacaktır.

Değerli Fenerbahçeliler, kulübümüz sadece sportif başarıları odağına almış bir kulüp değildir. Fenerbahçe toplumsal sorumluluk bilinciyle hareket eden, ihtiyaç hâsıl olduğunda ilk tepki gösteren, takım ve renk ayrımı gözetmeksizin Türk halkının yanında olan bir kulüptür. Bugün Türkiye’de ve dünyanın dört bir yanında Fenerbahçeli olmanın anlamı sadece sarı lacivert formayı gururla taşımak değil; iyiliğin, vicdanın ve adaletin sesi olabilmektir.

Sözlerime son verirken; bu özel ve anlamlı günde sizlerle beraber olduğum ve sarı-lacivert yüreklerdeki heyecanı paylaştığım için duyduğum mutluluğu bir kere daha ifade etmek istiyorum.

Bizler, Fenerbahçeli olarak; emeğin, dürüstlüğün, cesaretin ve iyiliğin tarafında durmaya, Cumhuriyetimize ve sarı-lacivert renklere layık insanlar olmaya ve Atamızın yolundan yürümeye aynı ilk gün olduğu devam edeceğiz.

Bizler, bir semtin, bir ilçenin, hatta bir şehrin değil… Bir milletin vicdanıyız.
Çünkü biz Fenerbahçeliyiz… Dünya Fenerbahçeliler Günümüz kutlu olsun. Yaşasın Fenerbahçe!"