HABERLER

 Karşılaşmayı tribünden takip eden ve yaşananlara birebir şahit olan Asbaşkanımız Acun Ilıcalı, o güne ait olanları şu sözlerle ifade etti:

“Daha güzel bir günde daha güzel bir konuyla buraya gelmek isterdim ama maalesef şartlar bunu gerektirdi. Futbol birçok insanın tutkusu ve mutluluk kaynağı. Futbolun içindeyim ama yeni görev aldım Fenerbahçe'de. Gönül verdiğim takımın yöneticisi oldum. Amacım Türkiye'de futbol ikliminde tansiyonun düşmesi. Futbola giriş amacım da futbolun güzelliklerinin öne çıkması. Önceliğim tabii ki Fenerbahçe. Adil bir sezonda güzellikler yaşamak istiyoruz. Hatalar olur, mühim olan bunları düzeltmek. Yaşanan olaylar benim için üzücüydü.

Güzel bir şehrin, güzel bir takımının deplasmanına gittik. Gönül isterdi ki güzel bir şekilde gidip ve dönelim ama yaşadıklarımız bu olmadı. Maç öncesi anlamsız şekilde düşmanca tavırlar sergilendi. Göztepe ile Fenerbahçe arasında ne problem var. Ben hiçbir olay hatırlamıyorum. İki takım arasında bugüne kadar gerilim, kan davası olmadı. İki takım arasında oynanan maçlarda mağdur olan da olmadı. Başlangıçtan itibaren düşmanca tavırlar. Stada geldik, inanılmaz gerilim. Başka bir ülkede gibiydim.

Göztepe taraftarını öncelikle takdir ettiğimi ve mükemmel bir taraftar olduklarını söyleyeyim. Anlattığım olay öncelikle herhangi bir camiayı bağlamaz. 50 kişi bir hareket yaptı. Holiganlar, Göztepe'yi, Fenerbahçe'yi, Galatasaray'a bağlamaz. Oturduğumuz yerde çok kötü enerji vardı. Sonra hakaretler yedik. Hemen yanımızdan adamlar 'Şerefsiz' diye bağırıyor. O küfür ediyor, bu küfür ediyor, hakaretler... Her hakem kararından sonra bir tepki bize. Benim önümde çok tatlı çocuklar da vardı. Yanlış anlamayın hepsinden bahsetmiyorum. Bağırıyorlar, bunu da anlayışla karşıladık.

Gol oldu, ben sevinerek insanları tahrik etmem. Biz hiç kımıldamadık. Başkana baktım, o da kımıldamadı. Sonra devre arasından önce taraftarlar yakarmaya başladı, isyan ettiler. Başkana bilgiler geldi, yaralananlar var, çok ciddi şiddet uygulanmış, taraftar dışarıda kalmış... Başkanın taraftarlara ilişkisini biliyorsunuz. Olayı duyduğu an 'Nasıl olur?' dedi. Biletli taraftar dışarıda, bir taraftarın kafası patlamış. Başkanda taraftarı kendi gibi gördüğü için yanlış anlamayın kural ihlali olabilir, sahaya girme yetkisi var ancak zamanlama olarak yanlış olabilir. O anda herhalde kural ihlalini takacak durumda değil.

 2-0 galibiz. Gerilim yaratacak bir durumumuz var mı? Galip takımın başkanı niye oraya gitsin. Başkanımızın orada yaptığı bir Fenerbahçe başkanına yakışan harekettir. Kendi taraftarı zarar gördüğü an cezayı da kabul ederek, bu şuna benziyor. Hasta var, kırmızı ışıkta geçtin. Trafik cezasını kabul ederim ama hasta var. Hayatta öncelik vardır ya, Başkanımızın önceliği de orada taraftar. Akreditasyonu var, saha içinden gidiyor. Herkeste oradan gitmiyor. Akredite olan daha çabuk gitmek için sahayı kullanıyor. Dışarıdan başkanı Göztepe tarafı arasından gezdiremeyeceğimize göre 2-3 yöneticimiz oradan başkanımız da ön taraftan gidiyor. Taraftarı dinliyor, müdahale ediyor. Geri dönerken bir şeyler yağmaya başladı. Ülke nereye gidiyor, onu konuşalım. Böyle bir saldırı yapılması holiganlığın Türkiye’de normalleştirilmesi olacaksa ben her türlü tepki almaya razıyım. Göztepe çok sevdiğim bir kulüptür, çok sevdiğim dostlarım var ayrıca. Kendini kaybeden insanlar dünyanın her yerinde olabilir ama bu kadar kendini kaybedip, olayı bu boyutlara getiren bir durum olduğu zaman ve üstüne suçlu olan biz olacaksak, bunu yemezler. Fenerbahçe camiası da yemez, taraftarı da yemez. Holigana sahip çıkmayacaksın, bu adam bana zarar veriyor diyerek, dışlayacaksın.

Burada olmamın asıl sebebi hem camiamızın hem de bu konuda taraftarımızın bir konuyu çok çok iyi bildiğini herkesin iyi bilmesini istiyorum. Biz Fenerbahçe olarak, ‘Başkan sahaya indi, bak gördün mü, yine indi falan filan’ bu saçma sapan iddiaların muhatabı olmayacağız. Görüntülere bakın. Tribünle başkanımız muhatap olmuyor. Üzerine yabancı madde yağıyor, yine dönüp ‘ne yapıyorsunuz’ demiyor. Başkanımız yolunda gidiyor. Tahrik var mı? Karşı tarafa hareket ve hamle var mı? Yok. Devre arasında tribüne gidiyor, dönüşte maç başlıyor.

Taraftarımızın güvenliği sağlanmadı. Saldırıya uğradı. Taraftarımız mağdur oldu. Başkanımız da geldi. Konu bu kadar basit. Bunu başka yere çeken varsa buyurun ben buradayım. Bunu dışında başka bir durum yok.

Başkanın o sırada kafasında gideceği rotasyon değil, taraftar var. Orada biber gazı kullanılmış, o olmuş, bu olmuş. En fazla yol hatası yapmış diyebiliriz. Stadı bilmiyor, dışarıda ne var bilmiyor. Dışarıdan gitseydi ve saldırıya uğrasaydı o zaman da ‘vay efendim stattan çıktın, niye oradan gittin mi?’ diyecektin. Nereden gidecekti? Dışarıda ne olacağı belli mi? Dışarıda Fenerbahçe forması yakılmış, dışarıda bir şey olmaz diyor. Saldırıya gelelim, rotasyona değil.

Ben bugün Fenerbahçe için gereken neyse yaparım. Başkan gel derse giderim. Taraftarımızın başına bir şey geldiyse ben giderim. Başkan, Genel Sekreterimiz ve taraftarla ilgili yöneticimizle gitti. ‘Acun sen gel dese, ben de giderim.’ Ben de stat içinden dönerdim.

Bu holiganizmle ilgili acil şekilde kanun çıkması lazım. Buradan devlet büyüklerimize sesleniyorum. Bu tip insanlara ömür boyu men vereceksin. Bu arada holigan her yerde olabilir. Göztepelilere sesleniyorum, 50-100 kişi onları temsil etmez.

Bize kurulan tuzak var! 'Fenerbahçe yüzünden oldu. Ali Koç yüzünden oldu' deniyor. Bunlar doğru değil.

Ömür boyu men diye bir şey var. Bir daha stat göremiyorsun. Bizdeki gibi saldıran adamı kahraman yapmıyorsun. En büyük sitemimiz saldırıya uğramamızın devamında adam normal şekilde hayatına devam ediyor. Neden ev hapsinde? Göztepe yönetimine sesleniyorum, siz demeçlerinizde bizi hedef göstermeye kalkarsanız, bu tip insanların arkasında durmaya kalkar ve emniyeti de bu işin içine sokmaya çalışarsanız, bu tip şeyler yarın öbür gün başınıza gelir.

Devletle bağdaştırmayalım. Göztepe'de olan olay, Göztepe'deki emniyette lokal sorun olabilir. Poliste de hata yapan olabilir mi? Doktor da hata yapabiliyor. Bizler televizyoncu olarak hatalar yaptık, polis de hata yapar. Polis de fahiş hatalar var. Adamı yakalamışsınız, adam evine gidiyor sonra. Adamın fotoğrafı yayınlanınca tekrar alındı. Polisimiz bir şekilde lokal insanları üzmeme çabası. Bu kafa doğru kafa değil.

Kadıköy'de su atan adam iki tribün değiştirmeye çalıştı. Kameralardan takip edildi. Yakalandı. Başkana konuyu sordum. Bizzat takip ettiğini ve ömür boyu men vermek istediklerini söyledi. Kanunen ancak bir sene ceza alabildiğini ve kombinesini iptal ettiklerini söyledi. Devamında da onu alkışlayanları da maça almayacağını söyledi. Hepsinin kombinelerini iptal ettiklerini söylüyor.

Rencide olma falan yok. Başkanımıza her yerde saldırı olabilir. ABD'de başkan adayına kurşun sıktılar. Bu tip saldırılar her zaman ve her yerde olabilir. Yarın bana da olabilir. Neden saldırılıyoruz, belli, zaten! Neden hep biz hedefiz? Büyüklüğümüz yüzünden. İnsan hep kendinden güçlüye kinlenir.

Herhangi bir olayda, ilk hamleyi Fenerbahçe'nin yaptığını söyleyebilir misiniz? Mesela Trabzon'da bir şey yaptık mı? Galatasaray stadında benim de istemediğim şiddet olayları oldu. Bizim stadımızda insanlar sevindi. Biz de orada sevinmek istedik. Bunda ne zarar var? Taraftar da yoktu, bu sefer suçumuz ne?

Fenerbahçe’ye saldırı olduğu zaman; hep oradan yürümesi yanlış, onu-bunu yapmasaydı. Öte yandan Galatasaray stadında olan üzücü olayda Galatasaraylı görevli saldırıyor. Sebeplerde Ali Koç oradan yürümeseydi, Mert Hakan elini cebine koymasaydı var. Galatasaraylı görevli Fenerbahçeliler kendi halinde sevinirken saldırıp Fenerbahçe bayrağını almaya çalışırken, sen saldırırsan böyle bir problem çıkar diye bir şey yok sizde. Tahrik var; o adam yüzünden böyle bir şeyler oldu, yok. Sebebi o değil mi? Ali Koç'un o sözü tabii ki yanlıştır da…

Fenerbahçe’nin hakkı gasp edilmiştir. O, olsa olsa bir ifade yanlışıdır. Siz ifade yanlışını programda 100 defa yapmışsınızdır dimi? Biz bunu niye büyütüyoruz. Niye gündeme geldi.   'Ligi bitirtmeyiz' gibi, olabilir yani. Bu konuyu niye konuşuyoruz. Gelecekle ilgili güzel şeyler konuşalım. Sürçülisan edebilir insan. Fenerbahçe'nin şampiyonluğu elinden alınmış, başkan da bir şey demiş. 'Kendimi kaybedeceğim' gibi bir şey demiş.. Mesela 'Cinnet geçireceğim' gibi bir isyandır.

Galatasaray'ın açıklama yapmasını ve bu konuya müdahil olmasını doğru bulmuyorum. Daha önce de başımıza gelen bir olayda aynı şekilde açıklama yaptılar. Fenerbahçe'nin yaşadığı olaylarda nedense açıklama yapıyorlar. Huzur ve barış isteyen biri olarak bu tip açıklamalarla tahrik etmeyin. Bu olayda siz yoksunuz, düşmanlık sokmayın. Bizim yapmamız lazım, Galatasaray’ın yapmaması gerektiğini düşünüyorum.

Futbol sahada oynanan, güzel bir oyun olarak kalmalı. Oyunu değerlendirmeliyiz. Yorumcular olay değil, futbol konuşsun. Bunun için çaba harcıyorum. Düşmanlığa, holiganizme karşıyız. Bizim stadımızda toplu, acayip bir olay olmadı. Bireysel olaylarda da gerekeni yapıyoruz. Başkanımızın o konularda hiçbir toleransı yok. Türk futbolu bu gerilimden uzaklaşmalı. Göztepe’de saldırıya uğradık ve üzgünüz. Bu konu başka yere çekilmesin.

TFF'den 'Bizi destekleyin' gibi beklentimiz yok. Adil ilişki kurmak istiyoruz. Bir açıklama yapmışlar. Teknik olarak oraya girilmesi yanlış olabilir. TFF 'Acil bir işiniz varsa, kırmızıda geçin' diyemez zaten.

Açıkçası o geçmiş olsun demiş, o dememiş, o bunu yapmış, yapmamış. Biz bunlarla ilgilenmiyoruz. Bizim konsantrasyonumuz şampiyon olmak. Holiganizme dikkat çekilip, önlem alınmasını istiyoruz. Bizim suçlu gibi gösterilme çabamızın tekrar önümüzün kesilmesi için yeni operasyon olduğunu düşünüyoruz. Her sene ‘o sezon-bu sezon’ gibi bir şeyler çıkarıldığı gibi. Sürekli önce hayali durumlar yaratılıyor. Önce gündem, sonra algı oluşturuluyor ve bir şekilde saldırıya uğruyoruz. Türkiye'de ve futbolda birçok şey değişiyor. TFF'ye şu an güveniyoruz, gerekenleri yapacaklardır. Ne yapacaklarını takip edeceğiz. Bizim görmek istediğimiz tek şey şampiyonluk. Bu yolda belki hakarete, saldırıya uğrayacağız. Daha da güzel bir takım olacağız ve şampiyonluk için yürüyeceğiz. Türkiye’nin en pahalı kadrosunu kurduk.

Türk futbolunu holiganizmden inşallah hep beraber kurtaracağız. Güzel günler hep birlikte görürüz. Güzel İzmir’e yangınlardan dolayı geçmiş olsun diyorum."

Asbaşkanımız Acun Ilıcalı, programda futbol takımımızla ilgili soruları da yanıtladı.